buSATRANÇ

Satranca nasıl başladığını, veliler olarak satranç oynayan çocuklarımızdan neler beklememiz gerektiğini sorduk. Yanıtları şöyle oldu:

“4- 5 yaşlarında Eski Yugoslavya’da babam beni bir satranç okuluna götürdü. Önceleri, değişik arkadaşlarla birlikte olmak hoşuma gidiyordu. Sonra büyüdükçe 7-8 yaşlarında değişik şehirlere turnuvalara gidip gelmeye başladım. Turnuvalara gidip gelmek değişik şehirler görmek hoşuma gidiyordu. FİDE Master Derecesi olan çok iyi bir hocamız vardı. Bu hoca sayesinde satrancı çok sevdim ve ilerlettim. Yaşadığım şehirde (Novi Sad) çoğu insan satrancı sever ve oynar. Satranç sevgisi bende böyle başladı. Sonra iyi oynamaya başladım ve bugüne kadar geldim” dedi.

“Her gün öğlene kadar okul olurdu, öğleden sonra isteyen tiyatroyla, isteyen müzik veya resimle isteyen değişik sporlarla ilgilenir, kurslara devam ederdi. Ben de Satranç ile ilgilenirdim. Satranç ile ilgilenen arkadaşlarımdan bir kaç kişi satrançta çok üst düzey başarılar elde etti. Hepsi tabii ki satrançta çok başarılı olmadı. Ama hemen hepsi iyi üniversitelerde okudu ve iyi meslekler edindi” dedi.

“Türkiye’de ki sistemi anlamakta çok zorluk çekiyorum. Burada okul dışında dershaneler çocukların çok zamanını alıyor. Herkesin iyi satrançcı olması gerekmiyor. Satranç, insana kendiliğinden iyi özellikler kazandırıyor” dedi.

Satranç öğretmenlerine çocuklar cesaretlendirmelerini tavsiye etti.

“Satranç taraflardan biri hata yapmadan bitmez; ama çocukların hatalarına kızmak çok yanlıştır. Çocukların hatalarından ders çıkarmayı öğrenebilmeleri çok önemlidir”, dedi.

Daha sonra Ödül Töreni’ne geçildi. Ödül Töreninde, Burhaniye Kaymakamı Ali Uslanmaz, Burhaniye Belediye Başkanı Fikret Akova, Burhaniye Belediye Meclis Üyesi Oya Özarkon, Burhaniye Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdür vekili Ali Keleş ve Cumhuriyet İlköğretim Okulu Okul Müdürü Ekrem Kırca hazır bulundular.